Kaptan Jack Sparrow’u, Davy Jones’un sandığındaki akıllara zarar tuzaktan kurtarıp özgürlüğüne kavuşturmaya kararlı olan Will Turner ile Elizabeth Swann, çaresizlik içinde Kaptan Barbossa ile ittifak yaparlar. Doğu Hindistan Ticaret Şirketi’nin kontrolü altında olan Davy Jones’un ürkütücü görünümlü hayalet gemisi The Flying Dutchman, dünyanın bütün denizlerini kasıp kavurmaktadır. İhanet, vefasızlık ve dönekliğin kol gezdiği vahşi denizlerde yelken açan korsanlarımızın yolu egzotik Singapur’a düşer. Burada sevimli ve kurnaz Çinli korsan Sao Feng ile kafa kafaya gelirler. Dünyanın sonu tabir edilen uzakdoğu okyanuslarındaki nihai savaşta terazinin dengeleri ortadadır. Korsanların her biri sadece kendi hayatının ve kaderi için taraf olmakla kalmayacak; aynı zamanda özgürlük sevdalısı korsan yaşam tarzının geleceğini kurtarma mücadelesi verecektir. Film Fragmanı
1. Bölümde “OTEL/HOSTEL” üniversite mezunu iki maceraperest Amerikan genci olan Paxton ve Josh’yn sırt çantalarıyla yaptıkları Avrupa gezisini konu alıyor: İki gencin aklından geçen şey, aslında, yolda tanıştıkları İzlandalı yeni arkadaşları Oli’yle birlikte ileride hatırlayabilecekleri bir şeyler yaşamaktır.
Paxton ve Josh sonunda bir başka gezgin tarafından sırt çantalı Amerikalıların nirvanası olarak bilinen öğrenci pansiyonuna getirilirler: Bu özel yer bir Slovak kasabasında güzel oldukları kadar da çaresiz Doğu Avrupalı kadınlarla doludur. İki kafadar oraya varmalarının üzerinden çok geçmeden egzotik güzeller Natalya ve Svetlana’yla yakınlaşırlar. Aslynda bu yakynlaşma biraz fazla kolay olmuştur...
Güzel vakit geçirdikleri için ilk önce bir şey fark etmeyen iki Amerikalı, kısa süre sonra kendilerini, gitgide daha kötüleşen bir durumun içinde bulurlar. Paxton ve Josh, eğer hayatta kalabilirlerse, bu durumun, insanın doğasının en hastalıklı ve karanlık gizli köşeleri kadar geniş ve derin olduğunu keşfedeceklerdir.
Özgün ad Hostel: Part II Yönetmen Eli Roth Yapımcı Scott SpiegelBoaz Yakin Quentin Tarantino Senaryo yazarı Eli Roth Oyuncular Lauren GermanBijou Phillips Heather Matarazzo Jay Hernandez Roger Bart Görüntü yönetmeni Milan Chadima Kurgu George Folsey Jr.Brad E. Wilhite Film müzikleri Nathan Barr Dağıtım şirketi LionsgateScreen Gems Dil İngilizce Cins Sinema filmi Tür Korku, Gerilim Renk Renkli Gösterim tarihi 8 Temmuz 2007
İlk filmden kurtulan Paxton'ın akibeti ile başlıyor film. Herkez ve herşeyden büyük gizlilik içinde kaçan ve bu arada kabuslar içersinde olan gencimiz maalesef ilk filmdeki "mekan işleticisi" adamımızdan kaçamaz ve kellesi bir kutu içinde ona takdim edilir. Daha sonra Roma'da ki üç Amerikalı genç kıza odaklanıyoruz. Prag'a doğru yola çıkan gençler yolda tanıştıkları bir başka genç kızın etkisiyle yollarını Slovakya'ya doğru çevirirler. Oradaki otele vardıklarında pasaportlarındaki bilgiler kopyalanır ve müşterilere açık artırmayla başvuru yapmaları üzerine resimleri gönderilir. Olay ilk filmdeki ile aynıdır. Dünyanın dört bir yanındaki öldürme isteği olan kişiler gelecek ve doyasıya bir katliam yaşayacaktırlar. Sırayla öldürülen gençler tabir edilen "teen slasher" formatı işlemeye başlar. Bu arada Amerika'dan gelen biri iyi aile babası olan iki müşteride filmin ana karakterleri arasına girer. Bir şekilde kızlar punduna getirilerek müşterilere sunulur. İyi aile babası ve kızlardan öne çıkanı aynı odada buluşur. Kısa süre içersinde av ve avcı rolleri sıkça değişir. En nihayetinde bir bakıma sürpriz denebilecek bir sonla avımız avcıların arasına katılır.
Bektaşi, camide namazdan sonra dua etmiş :-Ey ulu Tanrım, bana bir rakı parası ver! Yanında namazını bitiren softa da, ellerini kaldırmış : -Rabbim, bana iman ver! İki duayı da işiten hoca, Bektaşiye : -Bak, herkes ne isitiyor Tanrı'dan, sen rakı parası. Utanmıyor musun?, demiş. Bektaşi usulca : -Ne yapalım hoca efendi, herkes kendisinde olmayanı ister, demiş.
Kadinin biri bir petshop'a girer ve; "bir papagan almak istiyorum" der. Mehmet ismindeki petshop sahibi; - "hanimefendi elimde bir tane papagan kaldi, fakat bu papagan cok kufurbaz almak istemezsiniz sanirim?." Bir papagan sahibi olmak isteyen kadin; "hayir almak istiyorum" der ve papagani alir. Evine geldiginde bir bakar ki gercekten papagan kadini her eve geldiginde "hoşgeldin o...pu" diyerek karşılar. Buna dayanamayan kadin papagani alir ve petshop'a geri goturur; "Mehmet bey, bu papagan gercekten cok terbiyesiz. Her eve geldigimde bana hoşgeldin o...pu diyerek selamliyor ve ben buna dayanamiyorum. Papagani geri getirdim ve parami geri istiyorum" der. fakat o anda paraya ihtiyaci olan Mehmet; "hanimefendi merak etmeyin, bir kac gun bana birakin ben terbiye edeyim daha sonra gelin alin" der. kadin inanmayarak da olsa "tamam" der ve gider. Mehmet papagani alir ve bir caydanlik su kaynatir. "Ne diyeceksin lan kadin eve geldiginde?" diye sorar papagana.. "hoşgeldin o...pu diycem" der papagan.. bunun ustune papaganin kafasini kaynar suyun icine sokar ve tekrar sorar.. papagan yine ayni yaniti verir. Bir olur, iki olur ve papagan iskenceye dayanamaz; "hosgeldiniz hanimefendi diycem" der. Ertesi gun kadin gelir ve Mehmet, kadina papagani terbiye ettigini soyler. Kadin bunu kontrol etmek istedigini soyler ve papagana sorular sormaya baslar: "ben eve geldigimde bana ne diyeceksin?" "Hosgeldiniz hanimefendi diycem" der papagan. Kadin cok sasirir ama emin olmak icin devam eder, "peki yanimda bir kiz arkadasimiz getirirsem ne diyeceksin?" "Hoşgeldiniz hanimefendiler diycem.." kadin yine sorar "peki yanimda bir erkek arkadasimi getirirsem ne diyeceksin?" - "Hosgeldiniz beyfendi diycem.." "Peki yanimda 2-3 erkek arkadaşimi getirirsem ne diyeceksin?" Papagan biraz duraksar ve cevap verir: "oglum Mehmet, suyu kaynat bu karı harbi o...pu!.." :)
Oğlu,Kayserili'den para ister: -Baba 500 bin lira verir misin? Kayserili,"400 bin mi?Naapcan lan 300 bini?200 bin neyine yetmiyor?Al sana 100 bin yeter"der ve çıkartıp 50 bin lira verir. Bunun üzerine oğlu pişkin pişkin güler: -Baba bana zaten 50 bin lira lazımdı. kazıklayacaktı beni...!
kemal ile hasan müthiş bir futbol meraklıları imişler.öyleki ahirette futbol olup olmadığını bile merak edermişler.bir gün hasan ölüm döşeğine düşmüş.kemalde baş sağlığına gitmiş. kemal; -hasan allahiinşallah sana şifa verir iyileşirsin olduki ölürsen senden bir isteğim var.demiş hasan; -söyle ölen bir adam senin isteğine nasıl karşılık verirki.demiş kemal; -olurda ölürsen bana ahirette futbol olup olmadığını rüyama girip söylermisin.demiş hasan; -oğlum düşündüğün şeye bak tabiki haber veririm hem biliyorsun senin kadar bende merak ediyorum.demiş ve hasan sizlere ömür.gel zaman git zaman aradan altı ay geçmiş.hasan kemalin rüyasına girmiş ve havadisleri vermeye başlamış. hasan; -kardeşim burası harika bir yer.bu arada sana bir iyi birde kötü haberim var.önce hangisini söylüyeyim kemal; -önce iyiyi söyle o zaman hasan; -ahirette öyle bir futbol varki dünyadaki furbola beş basar kemal-; eee kötü hebr ne peki hasan; -haftaya santraforumuz sensin.
Kaptan Jack Sparrow’u, Davy Jones’un sandığındaki akıllara zarar tuzaktan kurtarıp özgürlüğüne kavuşturmaya kararlı olan Will Turner ile Elizabeth Swann, çaresizlik içinde Kaptan Barbossa ile ittifak yaparlar. Doğu Hindistan Ticaret Şirketi’nin kontrolü altında olan Davy Jones’un ürkütücü görünümlü hayalet gemisi The Flying Dutchman, dünyanın bütün denizlerini kasıp kavurmaktadır. İhanet, vefasızlık ve dönekliğin kol gezdiği vahşi denizlerde yelken açan korsanlarımızın yolu egzotik Singapur’a düşer. Burada sevimli ve kurnaz Çinli korsan Sao Feng ile kafa kafaya gelirler. Dünyanın sonu tabir edilen uzakdoğu okyanuslarındaki nihai savaşta terazinin dengeleri ortadadır. Korsanların her biri sadece kendi hayatının ve kaderi için taraf olmakla kalmayacak; aynı zamanda özgürlük sevdalısı korsan yaşam tarzının geleceğini kurtarma mücadelesi verecektir.